1.SEK-SEK OYUNU
Hey gidi günler hey! Bunu ilk oynadığımız zamanlar hepimizin yaşı tahminen 5-6 idi. Annemizden izin alıp dışarıya fırlardık, akşama kadar arkadaşlarımızla deli gibi oynardık. Yani en azından ben öyleydim :) Daha sonra ebeveynlerimiz bizi zorla eve girdirmeye çalışırlardı, canımız sıkıla sıkıla eve dönerdik.. Şimdi bile hala oynadığım doğrudur:) Fakat günümüzde ise artık oynanmadığı gibi bu oyunun adı bile bilinmiyor..
2.SAKLANBAÇ OYUNU
Bu oyun tahminimce en sevilen oyundu. Aramızda adının saklanbaç olduğunu öğrenene kadar saklambaç diyen de vardır. :) Ebe 1..2..3..20 deyince hepimiz bir yere saklanır, heyecanlı heyecanlı ebenin yerinden ayrılmasını beklerdik. En gerilim dolu anlarımdan biridir; ebenin yerinden ayrılması ve birer birer yerlerimizden fırlayıp ebeyi sobelemeye çalışmamız.. Artık maalesef bu oyun da unutulmaya yüz tutuluyor..
MİSKET OYUNU
Tüm mahalle çocuklarıyla toplanıp oynadığımız bir oyundu. Ne kadar misket kazanırsak, o kadar zengin ve arkadaşlarımız arasında o kadar popülerdik :) Elimizde tek misket olunca da ''Niye oynayamıyorum'' der, çok üzülürdük. Bu küçük rengarenk bilyeleri almak için dükkanların önünde bir yığın çocuk olurdu..
Günümüzde ise bu bilyelerin yerini içinde küçük boncuklar olan silahlar almış olduğu gibi aynı zamanda bilgisayar oyunları da yer almakta. Önceden ebeveynler bizi eve girdirmeye çalışıyordu şimdi ise ebeveynler çocuklarını bilgisayarın başından kaldırıp, sokağa çıkarmakla uğraşıyor ve bu durum bir hayli üzücü.
Bugünlük yazımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Sizi biraz da olsa aydınlattıysak ne mutlu bize :) Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder